“A Plurubus Unum” çoktan yaratılan, 1 ve 13 harften oluşur. “Annuit Coeptis” teşebbüsümüzden lütfunu esirgeme; ”Novus Ordo Seclorum” çağların yeni düzeni veya yeni dünya düzeni anlamındadır ve İsa’nın geleceği kehanetinde bulunan Şair Virgilius’ün meşhur eseri Eclogues’ten alınmadır.
Banknotun üzerinde sadece 1 tane İngilizce vecize vardır. “In god we trust” 1971’de konmuştur ve doların, altın ve gümüşle bağı koparıldıktan sonra yazılmıştır.
Amerika da bir söz vardır: “F16 olmadan McDnalds olmaz, Dolar olmadan da F16 olmaz”.
Her şeyi gören göz şekli: Tevrat’a göre Tanrı’nın gözü “Yehova”. Tevrat’tan önceki dönemde ise Mısır Tanrıçası “İsis”in oğlu “Horos”un gözüdür.
Yarım kalan Piramit Sembolü:Kudüs’te bulunan Hz.Süleyman Tapınağı’dır. Birinci Süleyman tapınağı MÖ 586’da Babil Krali Nabukadnezar tarafından yıkıldı,Kudüs yağmalandı. MÖ 515’te ikinci kez inşa edilen Süleyman Tapınağı MS 138’de Romalı komutan Titus tarafından yıkıldı ve günümüzde “Ağlama Duvarı” olarak bilinen duvar dışında diğer parçaları yok ve yerinde iki İslam mabedi , Mescidi Aksa ile Kubbet-üs Sahra camileri yer almaktadır.Yeni dünya düzeni kurulduğunda sembolik olarak piramit tamamlanacaktır.
Piramidin alt tarafında yer alan MDC CL XXVI tarihi: Bir dolarlık ABD banknotu üzerinde yer alan bu tarih Roma rakamı ile 1776’nın yazılışıdır.Aynı zamanda İlluminati örgütünün- yani politik ihtilalcılığın sistematize edilişine bir göndermedir.
Novus Ordo Seclorum: Yeni Dünya Düzeni.
Mısır firavunlarında , Antik Mısır’da para bir cenaze/defin nesnesi olarak kullanılmıştır. Antik-Kadim Mısırlılar dünyada tarih boyunca bilinen diğer bütün medeniyetlerden daha fazla altın ve diğer kıymetli eşyaları ölüleriyle birlikte mezarlara gömmüşlerdir.
Para, “Tapınak Şövalyeleri Tarikatı”ndan bugüne, yeryüzü için dinin-ekonominin –siyasetin gerçek milletlerarası dilidir.
Dahası para bu mantığı fethettiği toplum düzenine dayatır ve bunu da bütün diğer sosyal-ekonomik-siyasi kurum ve sitemleri kontrol altına alacak şekilde geliştirir.
Para MÖ 600’lerde bugünkü Manisa ilimiz çevresinde , Lidyalılar tarafından icat edildiği zamandan bugüne, öncelikle batı medeniyetlerinde en önemli husus/katalizör olmuş ve sonunda da kendinden önceki medeniyetlerin aristokratik hiyerarşilerini, feodalizmi, toprağa bağlı soyluluk-asalet sistemlerini alt etmiştir.
Nitekim paranın aile değerlerinin yerini alma eğilimi Japonya’da bile 17 yy’da kendini iyiden iyiye hissettirmiş olup Saikaku Ihara, eserinde : “ Doğum ve neslin hiçbir manası yok; şehirli biri için tek aile ağacı paradır… Her ne kadar anne ve babalarımız bize hayat verseler de onu tek başına koruyan paradır “ diye yazmıştır.
Gertrude Stein , 1926’da “İnsanı hayvandan ayıran şey paradır” demiştir.
Heredot’un yazdığına göre Karun’un ülkesi Lidya’da paranın icat edilmesi her şeyin ticarileşmesinin kapısını açmıştı. Tarihte ilk genelev Antik Sardis’te kuruldu. Evlenmemiş bir çok Sardis kadını istediği erkekle evlenmek ve çeyiz paralarını toplamak için genelevlerde çalışıyorlardı. Para kadını ticari meta haline getirmiştir. Arkasından Sardis’e kumar gelmişti.
İşte tam içinde bulunduğumuz bu dönemde , Karun’un Lidya’sında, Sardis’te icat edilerek dünyayı değiştiren para,yaklaşık 2500 yıl sonra yeni bir para devriminin muştucusu olmuştu.
İnsanların gözleriyle göremediği Korana virüs salgını ile küresel boyutta ve çok hızlı bir biçimde gerçekleşiyor: “sanal para” devrimi.