Dünün mücahitleri, bugünün müteahhitleri.

Bu değişimin adı iktidar olmaktan geçti.

Arada geçen yılların değişimini adı Müslümanlar gerçekleştirdi.

Yirmi bir yılda önleri açıldı, dava şuuru maddeye döndü.

Dünyayı elleriyle yiten mücahitler bugün dünyalıklarıyla hesaplaşıyorlar.

Dünün mücahidi olanlar buğun sermayenin gücü oldu.

İktidarı, sistemi eleştirenler bugün sitenim bekçiliğini yapıyorlar.

Dünya imtihan dünyası.

Kimi imtihanda başarılı olacak tam mümin olarak ruhunu verecek.

Kimilerse dava ruhundan uzak müteahhit olarak ölecekler.

Dünyalık biriktirdikleriyle gömülecekler.

Asıl olan hayatın içinde haramlarla kirlenmeden ölebilmek.

İktidarın nimetleri çok çabuk kirletiyor kirlenmek isteyenleri.

Ey adı Müslüman yaşam senin.

Sonu belli olan hayatının tercihi sensin.

Kısaca adı Müslümanlar iktidarla tanıştılar uzun süre iktidardalar.

Yirmi bir yıldır iktidarda olunca makamla,  parayla, kadınla tanışmaları da kolay oldu.

Ne yapsınlar bu üçlüyü tanıyınca dünyevileştiler.

Yöneticilikte Müslümanlar, makamlarla geç yüzleştikleri için birdenbire birçok imkânla karşılaştılar(makam, para, ihale, kadın, güç, itibar v.s).

Paranın fazlalığını infak, zekât sayarken, ben kazanıyorum’ a dönüştü. Kadınla konuşmak haramken, sekreterle tanışıldı, yemeğe beraber çıkıldı, seyahatler birlikte oldu sonra eşler boşandı.

Sonrası malum.

İhale Müslümanların hiç bilmediği bir şeydi.

Hem teknik olarak hem de çok korktukları acaba (yapılan iş Allah katında değer bulur mu) diye?

Kısa sürede, bir numaralı ihale düzenleyicisi oldular.

Gerisi güç ve güçle gelen her yanlışa rağmen en itibarlı kişi oldular.

Bir de Müslüman dediğiniz yöneticiler bir camianın öncüsü, lideriyse hiç eleştirilmez her yanlışı doğrudur denildi.

Ya itaat ya itaat…

İtaat etmeyen düşünenler kovuldu.

Bugünkü yöneticilik anlayışlarını, geçmiş yıllarda  düzenledikleri sohbetlerle bağdaştıramıyorlar.

Geçmiş yıllarda sohbette, Peygamber (s.a.v)’in yöneticiliğini konuşanlar, bugün yanından bile geçemiyorlar.

Hz. Muhammed’din (s.a.v) ahlakında bahseden buğun yanına uğramıyorlar.

Hz. Ebubekir’in cömertliğinde, fedakârlığından, dağıtan el olduğundan bahsedenler bugün elleri kuruyasıcalardan oldular.

Hz. Ömer’in adaletini konuşanlar, bugün en büyük adaletsizliği yapıyorlar.

Hz. Ali’nin yönetim anlayışını konuşanlar,  bugün Muaviye gibi davranıyorlar.

Bugün okuduklarını yaşamlarına döken yöneticiler ise barınmaz barındırılmaz oldu.

Dünün dava adamları dediklerinde kaç kişi kaldı dersiniz.

Dava adamları kenarda kaldı.

Bugün Davası iktidar, sevgi makam, sermayesi para, aşkı kadın olanların yıldızı parlıyor.

Müslümanların yöneticiliklerini yeniden sorgulamaları gerek.

Bugünkü Müslüman geçinen yöneticilerimiz, kendinden olanı ve kendine geleni kendinde diriltmediği sürece, bu çelişkiler devam edecektir.