Bayram Kardeşliğin, Sevincin, Barışmanın, Sarılmanın Adı...
Bugün Bayramlar Öyle mi?
Bayram…
Eskiden adı bile içimizi ısıtır, bir sevinç dalgası gibi yüreğimizi sarardı. Çocukların sokakları neşeyle doldurduğu, büyüklerin dualarla bayrama hazırlandığı, kırgınlıkların unutulduğu, dostlukların pekiştiği günlerdi bayramlar.
Bayram sabahı, evin en yaşlısının elini öpmek için sabırsızlanır, anne babamızın şefkatle bizi kucaklamasını beklerdik.
Yetimlerin başının okşandığı, ihtiyaç sahiplerinin gözetildiği, herkesin aynı sofrada buluştuğu zamanlardı…
Peki ya bugün?
Bugün bayramlar hâlâ eskisi gibi mi?
Bir çocuğun ellerine şekerler mi bırakılıyor, yoksa o minik eller bir bombanın enkazı altında mı kalıyor?
Bugün bayram, kardeşliğin, sevincin, barışmanın adı mı, yoksa ayrılığın, acının, gözyaşının mı?
Gazze’de, Doğu Türkistan’da, Arakan’da, Suriye’de ve dünyanın dört bir yanında nice mazlum, bayram sabahına uyanamıyor.
Dünyanın gözleri önünde Zalim Yahudi İsrail katil devlet katliamını sürdürüyor.
Dünya mazlumları kan ağlarken Müslümanlar nerede derken inim, inim inlerken adı Müslüman topraklarda bayram gelmiş gözlerinde yaş gelenlerin neyine.
Çocuklar babasız, analar evlatsız, evler yıkık, sokaklar kan revan içinde…
Yüz binleri bulmuş şehitlerin sayısı, milyonlara gelmiş evsiz barksız yatan mazlumların yüreği kan damlamış.
Bayram sabahı anne babasına sarılan çocuklar kadar, anne babasını kaybetmiş çocuklar da var bu dünyada.
Enkazlarına altında annesini, babasını, kardeşini arayan çocukların gözyaşı dinmeden bayram bizim neyimize.
Bir yanda bayramlıklarını giyip şeker toplayan çocuklar, bir yanda açlıktan, susuzluktan ve bombalardan kaçmaya çalışan masum bedenler…
Bu mudur bayram?
Yahudi ve kâfirlerin zulmü Müslümanların üzerinde bitmeden bayram bizim neyimize.
İsrail, Amerika, İngiliz, Çin, Rusya bunların ortak itleri dünyadan gitmeden, Müslümanlar cihada kalkmadan bayram bizim neyimize.
Bayram, sadece kendi evimizde sevinmek, kendi soframızda mutlu olmak mıdır?
Bir bayram sofrasında ekmek varsa, diğerinde ölüm varsa, nasıl bayram edebiliriz?
Eğer bir çocuk gözyaşı döküyorsa, eğer bir anne feryat ediyorsa, eğer bir baba evladını toprağa veriyorsa, bayram gerçekten bayram mıdır?
Bayram, yalnızca birkaç gün süren bir tatil değil; bir vicdan, bir merhamet, bir dayanışma günüdür.
Kırılan kalpleri onarma, küslükleri bitirme, yardımlaşma ve paylaşma günüdür.
Bugün bayramları eski ruhuna kavuşturmak bizim elimizde.
Kendi sevinçlerimize kapılmadan, mazlumun elinden tutarak, ihtiyaç sahibine yetişerek, gerçek bayramı yaşatabiliriz.
Bugün arife yârin bayram…
Ama bayramın hakkını veriyor muyuz?
Kardeşliği, sevgiyi, barışı yüceltiyor muyuz?
Bayramın yalnızca bir takvim günü olmadığını, asıl bayramın yürekte hissedilen bir merhamet olduğunu anlayabiliyor muyuz?
Öyleyse, gelin gerçek bayramı yaşatalım.
Bir yetimin başını okşayalım, bir garibin elinden tutalım, bir gönülle dokunalım.
Bayram sadece biz mutlu olduğumuzda değil, bir başkasını da mutlu ettiğimizde bayramdır.
Bayramı bayram yapacak olan bizleriz…
YÂRİN BAYRAM ÖYLE Mİ?
Ali Yeniyapan
Yorumlar
Basın İlan Kurumu
Trend Haberler

Kırşehir’de keme çıkmaya başladı!

Kırşehir’e yapılacak projeler hakkında görüş alışverişi yaptılar

Emekli polis memuru Recep Özcan, Kırşehir’de v*fat etti

Kırşehir’de herkesin cüzdanında bulunuyor!

Kırşehir’de ATM’den para çekenler dikkat!

Vali Elban’ın acı günü
ASGARİ ÜCRETTEN MEMNUN MUSUNUZ?
Ankete Katıl