24 Aralık 2023 tarihi Atatürk’ün Kırşehir’e gelişinin 104. Yıl dönümü çeşitli etkinliklerle kutlandı. Bu arada Emekli Öğretim görevlisi Mahmut Seyfeli de Atatürk’ün Kırşehir’e gelişi ile ilgili çeşitli kaynaklardan derlediği bilgileri, Kırşehir Türk Ocağı tarafından mutat olarak düzenlenen Ocakbaşı Sohbetlerinde katılımcılara anlamlı bir sunum yaptı. Kırşehir Belediyesinin Kültür –Tarih yayınları serisinden yayınlanan ve Sırrı Kardeş tarafından derlenen Heyet’i Temsiliye ve Mustafa Kemal Kırşehir’de Kitapçığından önceki yazımızda o yılda Belediye Başkanı olan Halim Çakır ve Sırrı Kardeş’in ön sözlerine yer vermiş, Mucur ilçemize gelişi ile ilgili intibalarını yazmıştım. Bugün de aynı kitapçıktan Atatürk’ün Kırşehir’e gelişleri ile ilgili hatıralara geçen haftadan kaldığımız yerden devam edeceğim.
Mustafa Kemal’i karşılayan ve alkışlayan halkın sevgisnden memnun oluyorlar, bu duygularını zaman zaman Mutasarrıf Bey’ söylüyorlar ve etraflarınına belirtiyorlardı. Kılıççıköprüsü’nden iki yüz metre açıldıktan sonra, kesilen kurbanlar ona şehrin duygularını daha iyi anlatmaya vesile oluyordu. Yürüyen misafirlere Ali Hikmet Bey kasabanın daha uzakta bulunduğunu söyledi. Otamobillerine bindiler. Yenice Mahallesinde-şimdiki ilkokulun yapıldığı yerde- tekrar indiler. İdari talebeleri, ilkokul yavruları, öğretmenlik yolunda saçlarını ağartan, Müdür Ömer Aydın Bey’in kumandası altında, aziz misafiri bekliyorlardı.
Yarının büyükleri olan talebelerle Mustafa Kemal’i karşılamaya gelen Ömer Aydın Bey’den o güne ait hatıralarını rica ettiğim zaman, maziinin dehlizleri arasında epeyce dolaştıktan sonra hafızasına bir nizam vererek tatlı tatlı anlatmaya başladı. Söylediklerini birer birer kaydediyordum:
Yavrum Sırrı…O günler neydi? Birkaç günden beri ilimiz hudutlarına gelen Mustafa Kemal ve arkadaşlarını görmek, onun kurtarıcı varlığında ümitsiz, neşesiz ruhlarımızı yıkamak bizim için en büyük ihtiyaçtı. Talebelerimle yağmurlu bir günde onları karşılamak üzere Yenice Mahalle’ye gittik. Kılıççıköprüsü’ne kadar gitmeye mini mini yavruların bulunuşu engeldi. Bankacı Sadık Efendi’nin evine dönen atlıyla, heyacanımız son haddini buldu. (Müdür Bey, geliyorlar…) atlı sözünü bitirmeden, otomobiller sokağın kıvrımlarından göründü. Talebelerin önüne gelince durdular ve indiler. Artık içimdeki zehirde, azapta bir hafiflik, ruhumu kavuran elemde tatlı bir teselli hasıl oldu. Engin, mavi gözleriyle hepimizi süzen Mustafa Kemal’i çocuklarıma şu sözlerle takdim ettim: ‘Aziz yurdumuzu çizmeleriyle kirleten düşmanı kovmak için canlarını ortaya koymuş, tarihin en şanlı sayfalarına hiren milli kahramanlarımızdandır. Onları size tanıtmakla bir ders daha vermiş oluyorum. Yurt için çalışanları, nesiller unutur mu?’ dedim. Bu sözlerime teşekkür ederek yollarına devam ettiler.
Kapıcı Camii yanında, Ana mektebi yavrularının kendilerini karşılama gel işinden , sevinç duyan Mustafa Kemak ve arkadaşları otomobilden tekrar indiler çocukları sevdiler.
Kapıcı civarı bir mahşeri andırıyordu. Hacı Ali, Mülazim’in Etem Hoca’yla Terma Hacının Hafız (Şevket) karşılıklı tekbirlerle kurbanları kestiler. Halkın çoşkun sevinç ve tezahüratını selamlayan Mustafa Kemal dakikalarca alkışlandı. (Devam Edecek)
ATATÜRK’ÜN KIRŞEHİR’E GELİŞİNİN 104. YILI (4)
Burhan Güngör
Yorumlar