Pax Romana, “Roma Barışı” anlamına gelmektedir. Roma  İmparatorluğu işgal ettiği bölgelerde  kurduğu merkeze bağlı rejimlerin merkeze itaat etme  mecburiyeti  ve şartlarına “barış” içinde  birlikte yaşama manasında  Pax Romana adını vermişti.

              Kısaca Pax Romana, işgal edilen bölgelerde iktidara getirilenlerin kayıtsız şartsız merkeze itaatine dayanmaktaydı.

              1990’dan itibaren Amerikan yeni muhafazakarları ( neo-con) ile Evanjelistlerin yüksek sözle sözünü ettiği Pax Americana da aynı mantık sistemine dayanıyor.

             Bu mantalite kriterine göre  “hür” olmadığına karar verilen ülkelere  Amerika’nın  “özgürlük  ve demokrasi”  götürmesi ve  “haydut devletlerin beslediği –organize ettiği  terör ile savaşması “isyankar günahkarların” sopa ile icabına  bakıldıktan sonra  merkeze itaatlerini zorunlu kılıyor.

            6 Ağustos 1945 ‘te  Hiroşima’ya 9 Ağustos 1945’te Nagazaki’ye atılan  “Armagedon”lar için  Japonların Pearl Harbour’a baskın yapmasına göz yumulmuştur;  üstelik adeta teşvik edildiği  artık konunun uzmanı çoğu kişi tarafından kabul ediliyor.

              Açıkçası Pax Americana’nın başlangıç noktası böyle  “insani”   bombalama için  Japonya’yı seçmişti. Çünkü Japonlar Hıristiyan değildi. Öyle ya  asıl günahkar olan Hitler Almanya’sına  karşı  “Armegedon”ların  kullanılması  Amerikalı Hıristiyanları ve bu ülkede yaşayan  ciddi miktardaki  Alman  asıllı Amerikalıları  isyan ettirebilirdi.

            1991’deki  Birinci körfez işgalinden sonra  Pax Americana’nın ikinci safhası uygulamaya konuldu.

             Gerisini Dr. Ramazan KURTOĞLU’nun  ifadesinden dinleyelim; Bin Ladin  denen Vahabi “İslamcı” mayın eşeğinin “örgütlediği” bir grup “Müslüman” terörist  Amerikan Sivil havacılık uçağını  ele geçirmiş, bu uçakları normal rotasından  çıkararak WTC ve Pentagon’a füze gibi çakmışlardı.

            Arkasından Afganistan işgal edildi. Daha sonra  Mart 2003’te Irak  işgal edildi ve  sonra  BOP  ile Fas’tan Çin’e kadar  İslam Dünyasının  “özgürleştirileceği  ve demokratikleştirileceği” ilan edildi.2010 Arap baharı ile başlayan süreçte  Afganistan ve Irak işgallerinde  bu ülkelerin nasıl özgürleştirildiğini ve nasıl demokrasi getirildiğini sanırım bilmeyen yoktur.

            Pax Americana’nın birinci aşamasında  Sovyetler  Ronald Reagen’in ifadesi ile  “kötülük imparatorluğu” idi. İkinci aşamasında  daha açık ve net bir  ruhani terminoloji  kullanılıyordu: Deccal( Anti İsa) ve Yecüc ve Mecüc.

             Her üç ruhani  tanımlamanın içi İslam ile doldurulmuştu. Daha açık ifade ile  Deccal İslam ülkeleri , Yecüc ve Mecüc de Müslüman Türklerdi.

           WTC ve Pentagon’a yönelik Bin Ladin kurgusuna  asker sivil-200 Amerikalı  pilotun yazdığı  raporda  yer alan  şu tespitler yeterince açıklık getiriyor. Elbette Amerika’da da  namuslu ve vatansever insanlar var.

-İkiz kuleler ve Pentagon’a çakılan  bu dev uçakların saatte 1000 km hızla,  çok çok zor bir rotayı  takip ederek , normal uçuş yüksekliğinde  bir kurşunkalem boyunda görülebilen bir hedefe  bu denli isabetle çakılması ancak olağanüstü eğitimli ve tecrübeli uzman pilotların gerçekleştirebileceği  bir operasyondur.

-Bu mükemmellikte  gerçekleştirilen bir operasyon, her metrekaresi askeri güvenlik ,NSA; ECHELON ve CIA’nin kontrolü altında bulunan  bir gökyüzünde  kuralların, yasakların, gizli kodların bilinmesini zaruri kılar.