Mukabele başlayacak, anlayanlar için bir sözüm yok daa....
Arapça bilmediği halde doğru okuyayım diye kılı kırk yaran bir çok insan var.
Peltek Z nasıl çıkarılır? QAF harfi gırtlaktan nasıl okunur? ?
ALLÁH BİZİ SANKİ ARAPÇA EDEBİYATINDAN SORUMLU TUTACAK.
ALLÂH bizi ayetlerin içeriğinden sorumlu tutacak. Bu nedenle diliniz ne ise alın bir kaç çeviri ve her gün düşüne düşüne kolayınıza geldiği kadar okuyun. ALLÂH, kitabını ciddiye alıp anlamaya çalıştığınızda inanıyorum ki size doğruları öğretecektir.
SAD SÛRESİ 29 : Sana indirdiğimiz bu kitap kutludur; ayetlerini incelesinler ve akıl sahipleri öğüt alsınlar.
MUHAMMED SÛRESİ 24 : Neden KURÂN'I araştırıp incelemezler? Yoksa kilitli mi kalpleri?
MÜZZEMMİL SÛRESİ 2 : Bazı geceler hariç, geceleyin kalk.
MÜZZEMMİL SÛRESİ 3 : Yarısında veya yarısından biraz önce.
MÜZZEMMİL SÛRESİ 4 : Yahut yarısından biraz sonra... KUR'ÂN'I da özenle düşüne düşüne oku.
MÜZZEMMİL SÛRESİ 5 : Biz sana ağır bir söz bırakacağız.
MÜZZEMMİL SÛRESİ 20 :Öyleyse KUR'ÂN'DAN kolayınıza geleni okuyun.
ÖZÜ İŞTE BU.
Hatim etme”nin, hitama erdirmek, sonuna gelmek gibi bir anlamı var..
Kimi üç aylar içinde yapar bu işi, kimi Ramazan’da başlar ve bitirir..
Peygamberimiz de, Ramazan’da, Cebrail aleyhisselam ile, vahyolunan ayetleri karşılıklı olarak okur, müzakere ederlermiş.. Hangi ayetin hangi olayla ilgili olduğu, nasıl anlaşılması gerektiği, hangi olayların ayetlerin gölgesinde nasıl yorumlanacağı gibi.
Yani Kur’an-ı Kerim’i okurken manası üzerinde de düşünmemiz gerekiyor.. Yeni bir zamana başlarken, ayetleri yeniden gözden geçirip, geçmişte yaptığımız hatalardan tevbe etmek ve geleceğimizi Kur’an-ı Kerim ışığında yeniden inşa etme çabası da diyebiliriz buna..
Murakabe, yani denetim.. Kur’an’ın hükümlerini aklımızda tutma ve davranışımızı ona uydurma çabası.
Kur’an-ı Kerim’in hatmedilmesinin asıl maksadı bu.
Elbette ilahi bir kelamdır.
Onu okumak, dinlemek başlı başına bir ibadettir..
Onun için her sene yüz milyonlarca Müslüman bu günlerde Kur’an-ı Kerim’i baştan sona okur..
Tek başına okumak ve bilmek de yeterli değil. Kur’ân-ı Kerim faal akıldan söz eder. Anlayan, düşünen ve onu bir sorumluluğa ve eyleme yönlendiren akıl..