"Siyaset kelimesi Türkçe'de "1. seyislik, at bakıcılığı, 2. devlet yönetme, yönetim" anlamına gelir.

Arapça sws kökünden gelen siyāsat سياسة z "1. seyislik, at bakıcılığı, 2. devlet yönetme, yönetim" sözcüğünden alıntıdır. Arapça sözcük Arapça sāsa ساس z "seyislik yaptı, at bakımı yaptı" fiilinin

Siyaset hizmetçisi maiyetinde bulunanları koruma kollama, hakların en güzel şekilde savunma, toplum düzeninin kurma. Halkı isyana değil en güzel şekilde idare etme doğruyu hak olanı gibi yönetme. Vatan ve millet sevgisini zerk ederek düşünceler ve fikirler ne olursa olsun vatanın birlik ve bütünlüğünü sağlamak için elinden gelen gayreti göstererek en güzel şekilde yönetme ve halkının haklarını koruyarak, onların kişilik ve düzenlerini sağlayabilmektir.

Yöneticilik efendilik değil hizmetçilik olmalıdır makamlar insanları yükseltmek için değil şahıslar bulundukları makamların değerlerini koruma ve bir adım daha ileri götürme gayretleri gütmelidir. Sen ben gibi kısır çekişmelerden halkın arasına ihtilaf değil birlik ve beraberlik gücü vermelidir.

Yarışlar tatlı ve ülkeye zarar vermeden bir aile gibi, bir ailenin bireyleri gibi olması için gayret göstermelidir. Kuru vaatleri ben bilirimle ben olursam daha iyi yaparım la bir yere varılamayacağı bilinci içerisinde olunmalıdır.

Geçmişten ders alınarak geleceğe en güzel şekilde varılması için gayret göstermelidir. Fatih gemileri karadan yürütürken içinde bir vatan sevgisi olduğu gibi. Geçmişte çeşitli şekillerde yalnızlığa itilen Abdülhamit hanın vatanı için çırpınışları ve yanında kilerin hep aleyhinde olan guruplar gibi olunmamalıdır. Tarihler hiç bir zaman yalan olmamış yazarlar yalanı anlatmışlardır. Günümüzde değeri bilincinde çekilen çileler yüzünden hedefe varmak çok uzun sürmüştür. Avrupa Avrupa olmuşsa birliktelikler ile olmuş. Bizim içimize de fitne kazanları kurmuşlardır. İslami anlatırken öcü, örtülü bacılarımız kara Fatma, daha ne cefalar edilememiş ki. tesettürlü kardeşlerimiz okullarına alınmamış okul birincileri oldukları halde yalnız örtülü, İslam’ın hükümlerin yaşamaları bakışlarından ödüller verilmemiş çeşitli zulümler ikna odası altında zulümler yapılmıştır. Meclisimizden uzaklaştırılan bayan kardeşlerimiz. Bu gün için helalleşme ayakları, bilmem neler bunlar hep boş ve kuru laflardır. İslam da kural mı değişti başörtüsü şekli mi değişti. Bin dört yüzyıldır. Kuran da Nur süresinde örtünmeden nasıl bahsediliyorsa bu günde yarında asırlarda geçse aynıdır. Hüküm Allah'ındır. İlahi kanun öyle emrediyor. Emirleri gibi yaşayanlar, bu günde yarında aynı

Yaşayacakları.

Kobra yılandır aslan aynı aslandır. Ne huyu nede kendi değişir. Ne kadar eğitsen de aynıdır.

Öyle ise Müslüman daima uyanık olmalıdır. Yolda rastladığın bir kobra yılanına rastlasan dur kobra beni zehirleme deme hakkın var mıdır. Tek hedefin hemen kendini savunma mekanizman harekete geçer.

Öyle ise siyaset temiz ve ülkesi için çalışan kişilerin yanında birlik olmakla en güzel şekilde haklar gözetilerek ülkeyi bulunduğu yerden bir adım daha ileri götürmek için çalışma gayreti içerisinde olanlarla berber olmaktır.

Tarihlere bakıldığında ülkesi için çalışanlar ya hep zulüm görmüşler ya da çekmedikleri güçlükler kalmamıştır. Daima dış güçler belirli ajanları ile karalama furyası içinde olmuşlardır. Bu gün Libya, Suriye, Irak, İran hala kendilerine gelememiş, insanlar çoğu ülkelerini terk etmiştir. Vatan gibi ülke gibi güzel yerler var mı? Bu gün aramızda olan sayısız ülkelerini terk etmiş gurbetçiler var. Lafa başladık mı bizden rahat olduklarından bahsederiz. Hiç oturup da dinledik mi onları çektikleri çileleri, anadan babadan, kavim gardaş sıladan ayrıldıklarını.

Hayat pahalıda olsa alım gücü azda olsa huzurumuz bozulmasın birlik ve beraberliğimiz güçlü olsun. Her şeyi olur insanın yeter ki vatani olsun. Dalgalanan bayrağı, okunan marşı olsun. Camilerimizde ezan dinmesin birlik ve berberliğimiz bozulmasın. Vatanımız güçlü vatan için çalışanlarımıza Allah güç ve derman versin. Geçmişinden ders alanlar geleceklerinin temelini daima sağlam etmek için uğraşırlar.

Güçlü Türkiye ve bu gün sayılan bir Türkiye var. Rabbim güç ve derman versin. Geçmişte hasta bir ülke denirken bu gün güçlü Türkiye olmuştur. İnşallah gücümüze güç katıp hep güçleneceğiz. Tarihler hep tekrardan ibarettir. Ya iyi bir örnek ya emsal olur. Tarihini iyi bilmeyenler. Ya da Aslı olmayıp ta uydurma bir partinin peşinden gidenler. Hep pişman olmuşlardır. Gene ne uydurma tarihlerde uğraşırlar.

Bu günlere kolayına gelinmedi biz hep nelerle uğraştık. Bizden öncekiler. Ülkelere balık satıp karşılığında şapka aldılar. Biz kılık k8yafetle şapka giyilecek fes kalkacak tesettür. Harf devrimi bilmem nelerle uğraşırken Avrupa modern aletler geliştirdiler. Her şeyimizle dışa bağımlı hale geldik. Kumaşımız dışarıdan, traktörümüz dışarıdan bunun karşılığında madenlerimiz nerede ise bedava gidiyor. Biz bunların karşılığında bir şey alamaz duruma geldik.

Nihayet devrim diye bir araba fabrikası ile yola çıktık. Otomobil meydana geldi içimizdeki ihanet çeteleri yakıtı çalarak basarız. Yani ülkemizin hırsızı biz olduk. Hep dışarı ithalatta uğraştık bir kalem dışarıdan geliyor. Bizler Avrupa’nın işçisi durumuna düşüyorduk.

Bu gün yollarımız otobanlarımız tüp geçit lehimize metrolar, şehir hastanelerimiz. Delinmemiş dağlar açılmamış yollar kalmamış. En sonunda da elektrikli araba piyasaya sürülmüş. Sayılı ülkeler arasına gelmişiz. Alan değil veren ülkeler arasına girmişiz.

Her zaman kapısını çalıp borç dilendiğimiz lMF bizim kapım8zi çalıp borç vermek istese de attık elimizin tersi ile iter duruma gelmişiz. Dünyanın beşten büyük olduğunu göstermiş. Böyle bir duruma gelmiş. Tabiri caiz ise koskocaman bir Türkiye uluslararası saygınlığını kanıtlamış bir ülke durumundayız.

Öyle ise hep beraber el ele, gelecek güzel günlere. Daha da ileri. Üreten ihraç eden bir ülke olarak devam etmeliyiz.