“Harp zaruri ve hayati olmalıdır. Hayatı millet tehlikeye maruz kalmayınca harp bir cinayettir.” ATATÜRK
“30 Ağustos Zaferi, Türk Tarihi’nin en önemli dönüm noktasıdır. Ulusal tarihimiz çok büyük, parlak zaferlerle doludur, ama Türk Ulus’unun burada kazandığı zafer kadar kesin sonuçlu, yalnız bizim tarihimize değil, Dünya tarihine yeni bir akım vermekte kesin etkili bir meydan savaşı hatırlamıyorum. Besbelli ki yeni Türk Devleti’nin, genç Türkiye Cumhuriyeti’nin temeli burada sağlamlaştırıldı, ölümsüz yaşayışı burada taçlandırıldı. Bu alanda akan Türk kanları, bu göklerde uçuşan şehit ruhları, Devletimizin, Cumhuriyetimizin ölümsüz koruyucularıdır.” ATATÜRK
Böyle demiş Başkomutan Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK Kurtuluşun-Kuruluşun Zaferi için.
Ağustos 1922’de başlattığı Büyük Taarruz’un üzerinden 102 yıl geçmiş. 30 Ağustos günü çember içine alınan düşman kuvvetlerinin yok edildiği ve 9 Eylül 1922’de İzmir’de denize dökülerek Vatan topraklarının tamamen düşmandan temizlendiği, Dünya tarihine altın harflerle yazılan ve Dünyada başka bir örneği olamayan Kurtuluş savaşının sonlandığı, yüce Türk Milletinin dirilişinin, Varoluşun 102. Yılını kutluyoruz. Yüce Türk Milletine kutlu olsun.
Atatürk'ün Başkomutanlığında yapıldığı için, Tarihe Başkomutanlık Meydan Muharebesi olarak altın harflerle yazılan Büyük Taarruz, başarıyla sonuçlanmış ve 9 Eylül 1922'de İzmir'in kurtarılmasıyla Türk toprakları düşman işgalinden kurtulmuştur. İlk kez 1924 yılında Afyon'da Başkumandan Zaferi adıyla kutlanan 30 Ağustos, 1926'dan itibaren Zafer Bayramı olarak kutlanmaktadır.
Bugün Kırşehir ve Ülkemizin her köşesinde, Yurtdışında Şanlı Ay Yıldızlı bayrağımızın dalgalandığı her yerde, Türkiye Cumhuriyeti devletinin kuruluşu yolundaki engellerin ortadan kaldırıldığı, 19 Mayıs 1919’da Atatürk’ün Samsun’a ayak basarak başlattığı özgürlük ve bağımsızlık mücadelesinin, “ Ya İstiklal Ya Ölüm” parolasıyla yola çıkan bir milletin kazandığı zaferi kutluyoruz. Doğudan Batıya, Kuzeyden Güneye, Güneydoğudan Kuzeybatıya, Kuzeydoğudan Güneybatıya bu coğrafyayı kendisine yurt edinmiş, Vatan toprağı diye kanını dökmüş, canını vermiş insanların yaşadığı, Şairin “Dörtnala gelip Uzak Asya'dan, Akdeniz'e bir kısrak başı gibi uzanan bu memleket, bizim.” Diye tarif ettiği güzel yurdumuzun her köşesinde kutluyoruz Varoluş zaferini.
Geçmişte vatan topraklarına göz diken hainler hiçbir zaman emellerine ulaşamadılar, ulaşamayacaklar. Gereken dersi aldılar ve almaya da devam ediyorlar. Yüce Türk Milleti kendisine ait olan Cumhuriyete, Demokrasiye sahip çıktı çıkmaya da devam edecektir. Bu Milletin evlatları, geçmişte olduğu gibi bugün ve bundan sonraki bütün günlerde kanının son damlasına kadar, bu ülke için, bu ülke insanı için, bu ülkenin refahı mutluluğu için mücadele etmeye devam edecektir. Bizim hiç kimseye verilecek bir avut toprağımız, bir çakıl taşımız yok. Dışarıdan bu ülkeye göz dikmiş leş kargaları, içeriden onlara hizmet eden vatan hainleri bunu iyi bilsinler.
Değerli okurlarım, Atatürk’ün Cumhuriyetimizi emanet ettiği sevgili gençler; Bugün Çok önemli bir gün. Kuruluşun, Kurtuluşun, Varoluşun Zaferi, Son savaşın yıldönümü. Bu gün Türkiye Cumhuriyetinin kuruluşunun temel taşlarının konulduğu günün yıldönümü.
Bakın büyük Atatürk bizlere nasıl seslenmiş.
“Gençler! Geleceğe güvenimizi güçlendiren ve sürdüren sizsiniz. Siz, almakta olduğunuz eğitimle, bilgi ile, insanlıkta üstünlüğün, yurt sevgisinin, düşünce özgürlüğünün en değerli örneği olacaksınız. Ey yükselen yeni kuşak! Cumhuriyeti biz kurduk, O’nu yükseltecek ve yaşatacak sizlersiniz.”
Bu güne kadar emanete en iyi şekilde sahip çıktık, bundan sonrada çıkmaya devam etmeliyiz. Hem de her zamankinden daha coşkulu, her zamankinden daha bilinçli, her zamankinden daha çok birlik beraberlik içinde olmalıyız, olmak zorundayız. Bizim gidecek başka yerimiz, başka toprağımız yok. Yüce Türk Milletinin evlatları, birileri gibi, yurdunu, yuvasını, vatanını bırakıp kaçan fareler gibi olmadı, olamaz, olmayacak. Dünya tarihinde hiç Mülteci Türk duydunuz mu, gördünüz mü? Duyamazsınız, göremezsiniz, hani hep söyleniyor ya; TÜRKLER VATANINI TERK ETMEZ YA VATANINI KORUR YA DA ŞEHİT OLUR. İşte bu kadar. Bunun başka izahı, başka tarifi yok. Burası sözün bittiği yer.
Değerli Kırşehirliler; Bu gün Evlerinizi ve iş yerlerinizi Bayraklarla donatın, meydanlara çıkın, kutlamalara katılın. Saat 09.00 dan itibaren başlayacak kutlama törenlerine katılın. Çocuklarınız mutlaka yanınızda olsun. Bol miktarda Balon ve Şeker alın. Rengarenk balon ve şekerlerden. Gördüğünüz tüm çocuklara dağıtın ve bu günün ZAFER BAYRAMI olduğunu söyleyin. Bu günün önemini öğrensinler, bilsinler.
KURTULUŞUN-KURULUŞUN ZAFERİ Varoluşun Zaferi, 30 Ağustos Zafer Bayramımızın 102. yılı kutlu olsun.
Galın sağlıcakla.