Akşamın serinliğinde dostlalar birlikte Cacabey Meydanında çay içelim dedik.
Yıldızların altın, çay ocağının önünde, çaylarımız yudumlar iken yolda geçen dostlarımızda davet ediyoruz.
Gelin birlikte çay içelim diye.
Katılan dostlara teşekkür ediyorum.
Gündemiz ülkenin ve ilimizin sorunları.
Günlük gelen zamlar.
20023 seçimleri bitti bir bir eşit seçilmişle gitti.
Üç ay oldu vekillerden ilimize bir faaliyet gelmedi.
Seçilmişlerin gören var mı?
Kırşehir’in güncel siyaseti.
Belediyenin çalışmaları.
Siyasi parti il başkanlarının ne yaptıkları.
Seçilmiş oda başkanları kimin arka bahçesi.
Çay içilirde sohbet olmaz mı?
2024 mahalli seçimlerin galibi kim olur dediğimizde.
Çay soframızda sadece iktidarın sempatizanları yok, CHP’li dostlarda var.
Sohbet ortamımızda AK partililer seçimlerin galibi biz olacağız deseler de.
Bunu cani gönülden demedikleri hallerinde okunuyordu.
Daha aday konusunda net değilsiniz demiştim.
Bir sürü isim dolaşıyor bu isimlerde Ak parti biraz zor dediğimde Ak partili arkadaşalar kim olmalı sence dediklerinde bir iki isimden bahsettim.
Masanın diğer ucunda CHP’li dostum biz bu seçimi yine alacağız dese de.
Ama onlarda çok emin görülmüyorlar.
Beş yıldır belediyecilik yapıyorsunuz notu halk verecek dedim.
Geleceklerde kimin şemsiye altın kiminle ortak gireceksiniz.
CHP Kırşehir’de tek başına seçimi almadı şen çalar ortaklarıyla belediyeyi kazanmışlardı.
Ortak adayları kim daha net olmadıklarında sohbet ortamında bizde varız dercesine konuşuyorlar.
Ne olacak bu CHP’nin hali diye sorduğumda.
Genel başkanın kellesini almak için yollara dökülenler basın açıklaması yapanlar.
Çok dertli olduğunu anlağım dostuma agıtçı halayı anlattım.
Eskide köylerde ağıtça kadınlar olurmuş dedim.
Bizim Yağmurlu Kurt beli Yeni yapan köyde de böyle bir ağıtça bir halamız varmış.
Ağıtça kadınlar ölü evlerin matem günlerin ağıtla yakıp acıları paylaşırmış.
Köyün kadınları da onun ağıtlarıyla göz yaşları dökerlermiş.
Öykü şu:
Eşin dostun ölüsünde agıtçılık yapan güzel sesli hala.
Günlerden bir gün, haz etmediği başka sülalenin ölüsünün başında da ağıt yakması istenmiş.
Kadıncağız mecbur kalmış ve
Ne deyim de ne söyleyin
Ölü bizim olmayınca.
Birer birer tükenir mi
Kırkı birden ölmeyince…
Diye başlamış ağıt yakmaya…
Ben dertli dostuma bunu okuyunca
Bu öykünün ardından, CHP’ye yarı dargın, yarı barışık dostum sitem ederek şunları söyledi.
“Akrabanın akrabaya ettiğini, CHP’liler edebilir mi dostlar?
O kadar hesapçı, pazarlıkçı, olabilir mi CHP’li?
Vurabilir mi kurbanını arkadan dostlar?”
Derken içinde konuşuyordu.
Bugün altılı ortağın CHP si kendi içinde bir türlü barışık duramıyor dedim.
CHP Kırşehir teşkilatı ne yapmak istiyor.
Kılıçdaroğlu’nun safında mı yoksa değişimcilerin mi?
Dediğimde.
Yukarısı neyse burasıda aynı Kırşehir il teşkilatı olarak kendi içimizde barışamıyoruz ki.
Başkan rahatsız şimdilik sadece adı var.
Belediye iki kişinin üzerinde gidiyor.
Bunları biliyorsunuz burada isim telaffuz etmek istemiyorum.
“Ne yazık ki “CHP’nin akrepleri” de birer birer tükenmiyor…!”
Diyen CHP’li dostumu seviyorum partiye çok emek verdik bu günlere taşıdık.
Geçen dönem bir vekil ve belediyeyi aldık, bu seçimde yine bir vekil Ankara’ya gönderdik.
Mahalli seçimlerde alacağımıza güveniyorum dese de çok emin olmadığı he bakışında belli ediyordu.