Ne güzel demiş zati muhterem mal sahibi mülk sahibi  Hani bunun ilk sahibi mal da yalan mülk de yalan  var  birazda sen oyalan . Oyala  oyalan bildiğin kadar doldur torbaları hemi de tıka basa heybenin iki  gözünü yüklen sırtına hamallığını yap öyle zorlanırsın ki o yükün altında unutursun her şeyi seni yaratana uzak olursun hor bakarsın çünkü servet sahibisin korumak zorundasın ekleyeceksin üstünü çünkü nefis sana öyle emrediyor .

    Hem de diyor ki çalış haydi ekle üzerine hepsi senin olacak doyacak nefis görmez olacak göz yorulmaz olacak ayak. Söyleyemez olacak dil hakkı.  Korumak zorundasın senin gibi görünüp senin olmayan mülkü. Sonunda hazan olacak bağ misli bozulacak güzel bir sonbahar gibi bitecek nefis. Solacak günler Devran olacak anlayacaksın belki senin olmadığını diyeceksin ki keşke. Yok artık keşkelere yerin olmadığını başlayacak adaletsiz düzen hor görecek senin evlatların güvenmeyecekler sana senin biriktirip uğrunda neleri terk ettiğini. Anlayacaksın seni yaratana uzak olduğunu, anlayacaksın ibadete uzak olduğunu dönmeyecek dilin. Belki zamanın bile kalmayacak alnını secdeye koyup yarab sana geldim demeye bile, sen ne güzel vekilsin, sen ne güzel yardım edensin. Dönmeyecek bile dilin işte bu dünya öğütüleceksin. Un misali, göreceksin her şeyin boş olduğunu.

  Sahibi gibi göründüğün hiç bir şeyin senin olmadığını. Malın hayırlısının seni rabbine yaklaştıran, Onunla günde beş defa sohbet edip haz aldığın andır.

   Dünya malının dünyalık olduğu insanın boğazında geçen helal lokma yiyip giydikleri gezip gezip gördüklerinden başkası sana emanettir. Her şeyin bir hesabı hesabında muhasebesinin olduğunu dünya malının kimseye baki olmadığını iyi düşünelim.  "And olsun ki sizleri biraz korku, biraz açlık, mallardan, canlardan ve meyvelerden eksiltmekle imtihan edeceğiz. Sabredenleri müjdele!" (2/Bakara 155)

   Her şeyde bir imtihan her imtihanın da sonuçlarının olduğunu bilelim.

   Hep deriz ya kefenin cebi yok var aslında cebi dolduracağınız o kefenin cebini vermekle hayrı hasenatını vereceksin sana emanet edile maldan sadaka, zekât fitre. Doyuracaksın yoksulu fakiri . Alacaksın hayır dua. İşte dolacak o zaman kefenin cebi dolu gideceksin. Gideceksin geldiğin yere topraktan olup toprağa döneceksin hemi de cebin dolu olarak.

Kırma kalp söyleme yalan. Dünya baki insan yalan. Senin olmayan her şey ömürden çalan. Hoş bir seda imiş geriye kalan. Hepsi yok olur ömür biter. İmanından senden geriye kalan. Yani dünyada fani inan

   Gün olur bir ekin gibi biçilirsin. Zaman gelir her yerde itilirsin. Altındaki toprakta kayar bir gün.

  Gün ola Devran döne.