Yaşam

Kış aylarında yüz felcine dikkat!

Kış aylarında yüz felci riskine karşı neler yapılmalıdır detaylar haberimizin içeriğinde...

Kırşehir Özel Musa Gül Hastanesi, Nöroloji Uzmanı Doç. Dr. Serkan Kırbaş; “Kış mevsiminin yaklaşmasıyla ortaya çıkabilecek yüz felcine karşı dikkatli olunmalıdır" dedi.
Doç. Dr. Serkan Kırbaş, yüz felcinin tek taraflı olarak yüzün bir yarısında ani başlayan uyuşma, keçeleşme, gözünü kapatamama, ağızda kayma şeklinde birtakım belirtilerle ortaya çıkabileceğini söyleyerek kalıcı hasarın önüne geçebilmek için erken teşhisin önemine dikkat çekti.
Doç. Dr. Serkan Kırbaş konu ile ilgili şunları söyledi:
Tıbbi terim olarak periferik fasial paralizi olarak adlandırdığımız, halk arasında ise yüz felci olarak bilinen rahatsızlık; genellikle aniden, bazende yavaş yavaş yüzün bir yarısındaki kasların kontrolünü sağlayan fasial sinirin çeşitli nedenlerle hasarlanması sonucu ortaya çıkan bir durumdur. Yüz felcinin birçok belirtisi vardır. Kişiden kişiye farklılık göstermekle birlikte ensık görülen belirtiler, etkilenen taraftaki gözü kapatamama, gözyaşında akma, yüz yarısında uyuşma ve keçeleşme, ağzın sağlam tarafa kayması, tad duyusu kaybı, kulak çevresinde ağrı ve kulakta dolgunluk hissidir. Yemek yerken gıdalar ağız kenarından akar ve ıslık çalmada güçlük olur.


Doktor Kırbaş, yüz felcinin nedenleri hakkında şunları söyledi:
Yüz felci hemen hemen her yaşta görülebilmektedir. Vakaların % 90’nı viral bir enfeksiyonun tetiklemesiyle ortaya çıkmaktadır. Psikososyal (stress ve sıkıntı gibi) nedenler, cereyanda kalma, vücut direncindeki düşüklük viral enfeksiyonu aktif hale getirmektedir. Şeker hastaları, hamileliğin son 3 ayı, lohusalık dönemi ve kronik hastalığı olanlar risk altındadır. Tedavi edilebilirlik ve hastalığın seyri açısından bu gruptaki hastalar daha şanslıdır.
Yüz felcinin nadir fakat daha önemli olan nedenleri arasındayüzün mimik kaslarını çalıştıran fasial sinirde iltihap, kafa travması ve baş-boyun bölgesi tümörleridir. Bunlara bağlı ortaya çıkan yüz felçlerinin tedavisi daha zor ve bir o kadar da karmaşıktır.

Yüz felcinin tanısı nasıl konulmaktadır?

Tanı için öncelikle yukarıda saydığımız belirtileri yaşayan kişiler hiç vakit kaybetmeden en yakın sağlık kuruluşuna gitmelidirler. Kesin tanı nöroloji veya KBB uzmanı tarafından yapılacak iyi bir muayene ile konulur. Tanıyı doğrulayıp diğer nedenleri dışlamak için kan testleri yanında MRG veya tomografi görüntülemesi yapılabilmektedir.

Yüz felcinin tedavisi nasıl yapılır?

Doç. Dr. Serkan Kırbaş, yüz felcinin tedavisi hakkında ise şunları söyledi: Yüz felcinin tedavisi nedenine göre değişmektedir. Yüz felci, altta yatan nedenler belirlendikten sonra bunlara bağlı özel tedaviler ile ortadan kaldırılmaya çalışılır. Hastalığın tedavisi medikal tedavi, cerrahi tedavi ve destekleyici fizik tedaviden oluşmaktadır. Bazen hiç tedavi verilmese de düzelen hastalar vardır. Genel olarak viral nedenli yüz felci geçiren hastaların %80’ni medikal tedaviyle 2 hafta sonunda düzelmeye başlarlar ve 3 ay içerisinde tama yakın düzelirler. Az bir kısmın iyileşmesi bir yıla kadar sürebilirken, % 2 hastada ise hiçbir düzelme olmayabilir. Tedaviye İlk 24-48 saat içerisinde hemen başlanılması gerekir. Tedavi sürecini hızlandırmak amacı ile genellikle 1. haftadan sonra yüz kasları egzersizleri için fizik tedavi önerilir. Soğuk havalarda baş-boyun bölgesini korumak ve sıcak tutmak önemlidir. Hastaların gözyaşları sürekli aktığı için etkilenen göz korunmalıdır. Bu amaçla suni gözyaşı ilaçları, antibiyotik ve uyku sırasında göz bandı ile enfeksiyondan korunmalıdır. Eğer 3. haftadan sonra halen hiçbir iyileşme belirtisi yoksa cerrahi girişim planlanmalıdır.

Kış aylarında yüz felcinden korunmak için neler yapılmalıdır?
Bu konuda ise Doç. Dr. Kırbaş, şunları söyledi:
Kış aylarında soğuğun fazla hissedildiği saatlerde mümkün olduğunca dışarıya çıkmamak gerekmektedir. Yüzün direkt olarak rüzgar veya cereyanda kalmamasına özen gösterilmelidir. Ayrıca banyo sonrası hemen dışarı çıkılmamalıdır. Özellikle saçlar ıslak bırakılmamalı ve iyice kuruduğundan emin olunduktan sonra dışarı çıkılmalıdır.  Aşırı soğuk hava ve ayazdan korunabilmek için bere kullanılmalıdır. Kaşkol veya atkıyla boyun ve yüz bölgesinin büyük bir kısmı da korunmalıdır ’’ dedi.