Kırşehir Ahi Evran Üniversitesi’nde ‘Türkçenin Derinliği ve İnceliği’ konulu konferans düzenlendi. Türk dilinin yapısı, derinliği ve inceliği hakkında geniş bilgiler verildi.
Kırşehir Ahi Evran Üniversitesi Toplumsal Katkı Koordinatörlüğü ve Konuksever Ahiler Öğrenci Topluluğu tarafından düzenlenen konferans, Kırşehir Ahi Evran Kongre ve Kültür Merkezi 15 Temmuz Milli İrade Salonu’nda gerçekleştirildi. Konferansa Kırşehir Ahi Evran Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Hüseyin Şimşek, Eğitim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Refik Balay, Fen Edebiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Nadir İlhan, akademik ve idari personel ile öğrenciler katıldı.
Konferansa konuşmacı olarak katılan Prof. Dr. Ertuğrul Yaman, Türkçenin derinliği ve inceliği hakkında vereceği bu konferansın Ahi Evran Veli’nin, Aşık Paşa’nın ve Neşet Ertaş’ın memleketinde verilmesinin çok anlamlı olduğunu ifade etti.
Prof. Dr. Ertuğrul Yaman, Türklerin tarih sahnesine çıktıktan sonra “Tarihi yazmak yerine tarihi yapmakla uğraştıklarını” belirtti. Bu konferansta Türkçe'nin üç yönünden bahsetmek isteğini söyleyen Prof. Dr. Ertuğrul Yaman bunların farkındalık, bilgilendirme ve bilinçlendirme olduğunu söyledi. Ayrıca “Nehrin kenarında yaşayanlar suyu en az içenlermiş” sözünden yola çıkan Yaman, Anadolu coğrafyasında Türk dilinin zenginliğinin farkına varılmadığını vurguladı.
YAMAN, DİLİN ANNE KARNINDA BAŞLADIĞINI BELİRTTİ
Dilin tanımı yapılırken “Dil, insan arasında anlaşmayı sağlayan bir araçtır” şeklinde ifade edildiğini söyleyen Prof. Dr. Ertuğrul Yaman, bu tanımın dilin hayatımızdaki yeri için çok basit kaldığını ifade ederek; dilin anne karnından başlayarak kişilik ve kimlik kazanma süreci olduğunu belirtti. Yaman, eğer insanların konuşma kabiliyeti olmasa bugünkü teknolojik ilerlemelerin olamayacağı dile getirdi. İnsanların ne kadar çok kelime bilirse o kadar rahat konuşma yapabileceğini söyleyen Yaman, dilin bize bir başka katkısının da hızlı ve etkin düşünebilme kabiliyeti kazandırma olduğunu dile getirdi.
YAMAN, DİLİN FARKLI ARACI BULUNUYOR
Dil edinimi yüksek bireylerin düşünce gücünün de yüksek olduğunu ifade eden Yaman, sağlam bir karakter, iyi bir kişilik ve kimlik kazanılmasında dilin etkisinin çok büyük olduğuna dikkat çekti. Dili sadece bir anlaşma aracı olarak görmenin doğru olmadığı belirten Yaman, dilin bir idrak etme, öğrenme, öğretme, hatırlama, kendini ifade etme, mukayese etme, dış dünyayı algılama aracı olduğu belirtti. Yaman, ayrıca dilin toplumsal hayata olan en önemli katkısının ortak bir dil kullanarak millet olma duygusu ve ulus bilinci kazanmayı sağlaması olduğunu vurguladı.
YAMAN, "BİZİ MİLLET YAPAN DEĞERLERDEN EN ÖNEMLİSİ KONUŞTUĞUMUZ TÜRKÇEDİR”
Prof. Dr. Ertuğrul Yaman, “Bizi millet yapan değerlerden en önemlisi konuştuğumuz Türkçedir” dedi. Dilin milletler için ortak bir duygu ve düşünce aracı olduğunu, bunun da toplumun bir arada huzur içerisinde yaşamasına katkı sağladığını ifade eden Yaman, dilimizin zenginliğinin ve inceliğinin farkında olmasını söyledi. Konferans sonunda Prof. Dr. Ertuğrul Yaman’a teşekkür belgesi takdim edildi. Katılımcılar ile hatıra fotoğrafı çekildi.