Dün dünde kaldı, yarına hazır mıyız?
İnsan bilmez mi?
Her nefes bir tazelenme.
Her tazelenme; ölen bir hücrenin yerine bir tane dirilme...
Her diriliş içinde, gerekmez mi?
Bir iman tazeleme.
İnsanın her anı (kendisinin) haşrini görmesini sağlıyor.
Bakmak, görmek lazım değil mi?
Tazelenen her bir hücremizin imana gelmesi için; Her anımızda, gerekmez mi? Bir kelimeyi şahadet! Her anımızı imanlandıralım… Çünkü zaman ahir zaman. Ahir zaman demek kıyamet demek.
Kıyamet kopmadan: Kendi kıyametimizin kopacağını bilerek, anlayarak, yaşamaya ne deriz?
Herhalde Allah-u Ekber deriz. Muhammed Resulü deriz...
Sonunu kendi hazırlayan insandan başka bir mahlûk var mı?
Yok!
Öyleyse Kıyameti beklemeye, ne hacet.
Zaten ölümümüzle kopacak kendi kıyametimiz!
Hazır olalım her daim.
Yolculuk öncesi hazır edelim, bize lazım olacakları.
Sırrı imtihana hazırlıksız yakalanmamak için.
"Cennet ucuz değil cehennem dahi lüzumsuz değil"
Aslında her zaman cennet ucuz değil.. fakat bu asırda onu kazanmak daha zor hale gelmiş ve hiçte kolay değil...Çünkü her gün binler günah insana hücum ediyor...fen ve felsefenin verdiği dalalette fazla etki ediyor.. eskisi gibi mahalle, çevre ve aile hayatı da İslami yaşantıyı kolaylaştırmıyor..Belki ucuz kurtulur düşüncesine kaşı da cehennem de lüzumsuz olarak yaratılmadığını onun da kendine müşteri beklediğini bilmek gerekiyor Evet "Cennet ucuz değil cehennem dahi lüzumsuz değil"(said nursi)...
Artık düşünmek bize kalıyor...