Karıncalı Köyünün 5000 Yıllık bir tarihi vardır. Kırşehir 'e 9 km.uzaklıkta olan Köy Zaten Kırşehir'in yaylağı gibidir.Kırşehir ağalarının Büyük bölümünün Karıncalıda arazileri vardı.Daha sonra bu arazilerini 1960 lı yıllarda Köylülere sattılar.Köylüler ağaların bu tarlalarını ortakcı olarak ekerek tarım yaparlarmış.Çok az ailenin tarım arazisi bulunduğu eski yazımdan anlaşılmaktadır.Sulu ve düz araziler tamamen ağalara aitmiş.Daha sonra Cumhuriyet döneminde arazilerin genişletilmesi ve tarıma elverişli toprakların ekilip dikilmesi için Cumhuriyet hükümetinin emri üzerine köylüler gen araziyi tarla yapmışlardır.Tataroğlu Höyüğü çok eski çağlara dayanmaktadır.Kusbağrı,Ören,Avuc,Avuc ören,gavur Kalesi ,buralarda Türkmen aşiretleri mecburi ikamete tutulmadan önce insanların var olduğunu göstermektedir.Kızılırmak kıvrımındaki Türkmen aşiretlerinin 17 yy.dn itibaren buralara yerleştiği anlaşılmaktadır.Karıncalı köyüde bu bu grublara dahildir.Köy içindeki bahçelerin bir bölümü gayrı müslümlere aitmiş.Gavurların bahçesi denilen bir bölüm bulunmaktadır.Bugünkü Karıncalıların Dedeleride Köye intikal etmeden; Ören,Tataroğlu,Avuc,Avucören gibi yerlerde konaklamışlar,sonra köye gelmişlerdir.Gavur Kalesi ve Ören yerlerin bilinçsizlik nedeniyle harab olduğu görülmektedir. Avuçörende yayvan iki sırt arasında bulunan mermer mezar lahit vardı.Bu lahit bir jeep büyüklüğünde iki tarafı mermer sedirli oturaklıydı.Bu mezar lahit ve Tataroğlu çeşmesi eski eser niteliği taşımaktadır.Ören,Kusbağrı,Avucören,Avuc,İkiz ağlı çevresindeki çok eski mezarlar.Buraların eski bir yerleşim merkezi olduğunu göstermektedir.Avucörendeki lahit mezar Tataroğlu hüyük Köyümüzün yerleşimini;Hititler dönemine taşımaktadır.Gavur Kaleside 2000 yıldan daha uzun bir zamanda kurulduğu tahmin edilmektedir.Mezarların doğu batı istikamete bakması,gayrı müslüm ve çağ öncesi mezarlar olduğu varsayımını kuvvetlendirmektedir. Anadolu Kültüründe Höyükler,Mabedlerdende önceki ilk çağ medeniyetlerine aittir.
Ören yerlerin çokluğuda;Yerleşimin çağ ötesine ait olduğunu göstermektedir.
-Türkiyedeki Neoteknik döneme ait 9 masifden biride Kırşehir masifidir.Bu masif içinde Karıncalı Köyü çöküntü alanı Karıncalı Fayı olarak yer alır.Bu fay Dünyanın oluşumundaki neotektonik zamana aittir.
Karıncalı mağarası ve tılsım
"Karıncalı mağarası denen Obruk dan girilip Karıncalı Say mevkiinden çıkılan bir mağara vardır.
Obruk dağ,daki Mağara söylencesi: Obruk dağ,ın kente bakan yüzünde bir mağara vardır. Yöre bu mağaraya ilişkin türlü söylenceler anlatır. En bilinenleri şunlardır:
İnanışına göre mağaranın içinde ikiye ayrılan yolun birinde bir erkek, öbüründe bir kadın nöbet tutmaktadır. Yol uçsuz bucaksızdır, kimse sonuna varamaz. Mağara suyla doludur. Bir taş atılsa sular taşıp KIRŞEHİR,i basacaktır. Buraya giren, havasızlıktan boğulur. Bu yüzden kimse bu mağaraya girmeye cesaret edemez. Suyu taşar da Kırşehir,i basar diye mağaraya ufacık bir taş bile atılmaz.
Mağarada büyülü bir giysi vardır. Ele alınca dağılıp dökülür, toplanıp yerine konulursa eski haline döner.
Mağaranın demir kapısı, ardında durup dinlenmeden birbirine sürtünüp bilinen iki kılıç vardır. Günün birinde bir yiğit bu kapıyı açacaktır. O yiğit bu kılıçlara başını kaptırmadan geçerse içerde saklı her şey onun olacaktır.
Söylencelerden birine göreyse bir zamanlar mağaradaki yollardan biri bir saat ötedeki Karıncalı Köyü,ne çıkmaktaydı. Mağaranın köye açılan ucuna bakanlar gördükleri bir top ışıkla büyülenir, ardına düşerler. Onlar kovalar, ışık kaçar, bir türlü ışığa ulaşamazlar. Işığın ardına düşüp de geri dönen olmamıştır.
Günün birinde mağaranın ağzı bir örümcek ağıyla kapanır. Öyle korkunç bir görünümü vardır ki kimse buradan geçmeye cesaret edemez. Bir zaman sonra bir kuş bu örümcek ağına yuva yapar. Örümcek ona dokunmaz. Kuşun yavruları olur,büyümeye başlar. Bir gün kocaman bir yılan, yavruları yemek isteyince örümcek onu ağına çeker, yutuverir. Bu yüzden örümcek KIRŞEHİR,de kutsal sayılır.
Mağara ağzında Obruuuuk diye bağırılırsa Obruk diye yanıt gelir. İnanışa göre bu yanıtı verenler cin tayfasıdır."Karıncalı Say mevkiinde hacbektaş taşı mermer,Bağlık güneyle Savrankoyan sırt arasında ise Kalsit madeni vardır.Karıncalı Mağarasının Say kısmındaki bu mermer geçmişte bu bölgede yeraltı kıymetli taş aramasının yapıldığınıda anımsatmaktadır.
Köyü meydana getiren sülaler
Köyün Bugünkü sakinlerinin tamamı 18.yüzyıl ve 19.yüzyılda;Türkmen ve Afşar iskanı ile yerleştirilenlerdir.
Karahıdır'dan gelen Çoban Uşağı ve diğer Karacakurt Karacakürt veya Karacayurtlu denen Karacadağdan Kırşehire göç etmiş ve bu gün Kırşehirde 50 nin üzerinde köyü olan Karacakurtlu bölümü Köyün büyük çoğunluğunu meydana getirir.Çoban uşağı ve Yağmurlu Yeni Yapandan gelenler ve Karacakurt olan Budaklar ve Cinderler .Dayılar,Küçük Ahmetler,Avuclular kökde akrabadırlar.Karahıdırın oluşumunda Kara hıdır dede ile Yağmur dedenin ilk konar göçer olarak buzluk dağına geldiğini ,Yağmur dedenin buradan ayrılarak;Bu gün Yağmurlu Obalarını meydana getiren grubun dedesi olduğu belirtilmektedir.Karaman bölgesindede bir Yağmur dededen bahsedilmesi ve Kırşehir yağmurlularına benzerlik taşıması nedeniyle Karacakurt Türkman Yörükani aşiretlerine dahil olduğu anlaşılmaktadır.Muşkara,Nevşehir cihetinden gelen Güccük Ahmetlerinde keza Türkman Karacakurt aşiretlerinden olduğu bazı avşar aşiretleriyle akraba olduğu anlaşılmaktadır.,Kurutlu dan gelenlerin ise Kurutlu Türkmenleri denen Afşarlar oldukları Köye geldiklerinde lakablarının Afşaroğulları olduğu, Kırşehir Nüfus kayıtındada Afşar oğulları diye geçtiği görülmektedir.Dalakcılıdan gelenler Cinderlein Karacakurt aşiretlerinden olduğu belirtilmektedir.Hala Dalakcılıda bunların akrabaları bulunmaktadır.Budaklar Mucur'un Budak köyünden gelmişlerdir.Karacakurtturlar.Bir bölümü Karıncalıya yerleşmiş bir bölümüde Mucur'un Budak köyünde kalmıştır.Bu grupların dışında Kırşehir merkez den gelen Türkmenler Yunusoğulları.Özbağ cihetinden gelenler,ve Göçmenler daha geç köye gelmeleri nedeniyle göçmen denilmiştir.Bunların İstanbul tarafından Özbağa geldikleri oradanda Karıncalıya yerleştikleri belirtilmektedir.Nogay olan çerkezler 3 aile 1782 ve 1877 Rus savaşlarından sonra Kafkaslardan Küçük Asya ya Nogay göçü başlamıştır.1877 Harbinde Kırşehire 2000 Kafkasyalının yerleştirildiği bildirilmektedir.Karıncalıdaki Çerkezlerinde İlk gruplarla veya ikinci kısımda geldiği tahmin edilmektedir. Çiçekdağ dan gelen hallo Mehmet(Çello) ve Avuc gibi yerlerden gelen ler ise daha sonra köye dahil olmuşlardır.Köye en geç gelen grub Dayılardır.Dayıların Avuc grubuna dahil olduğu Kulu tarafından geldikleri bildirilmektedir.Karacakurt olan bugünkü Avuc köyü ile akrabadırlar.Bu Grubun büyük çoğunluğu Ağaların Tarlalarına zarar veriyor diye Bu günkü Avuc dan başka yerlere yerleşmeleri için Avuc yerleşim merkezi kaldırılmıştır.Daha sonraki yıllarda Süleyman ağanın tekrar Avuca gelip hayvanlarını otlatmaya başlaması üzerine Karıncalılarla akrabalık kurmuşlar.Süleyman ağanın üç kızı köyde evlenmiş bunlardan birisi Rahmetli Karaalilerin Bekirle evlenmiş.Adı Kırgız dı.Çocukları olmadığı için Bekirin arazi ve bağları Karaalilere ve Kırgızın akrabaları tarafına miras kalmıştır.Avuclularda Karacakurttur.Buradanda ;Karıncalı Köyünün akraba grublar oldukları için birlikte köyü meydana getirdikleri anlaşılmaktadır.Köy halkı daha sonra Yağmurlu,Çadırlı hacı yusuflu,Özbağ,cemele,Temirli,Kırşehir Merkez,Devedamı,Güzler,Sayobası,kale köy,Kurtbeli Yeniyapan gibi köylerle akrabalık kurmuşlardır.
SONUC
Köydeki;Karacakurt,Karacakürt veya Karacayurtlular diye adlandırılan Çobanuşağı,Cinderler,Budaklar,Dayılar,Küçük Ahmetler,Kurtbeli Yeni Yapandan Gelenler Hacıibrahimler,Avuclular Karacakurt iskanı ile Karıncalı Köyüne yerleşmişlerdir.Çerkezler Kafkasyadan,Göçmenlerin ise osmanlı avrupasından köye geldikleri tahmin edilmektedir.Kurutlu türkmenlerinin afşar boyundan olanların ise kızılırmak kıvrımında Kırşehire,Sarıyahşiye,Sarıömerli,Savcılı gibi yerlere yerleştirilen kurutlu türkmenlerinin bölümüdürler(Türkmen Kurutlu).Cöllo Mehmet ise köye daha geç gelip yerleşendir.
Kaynak:(BOZULUS TÜRKMENLERİ:
Kırşehir’de ağalarla yönetilen köy
5000 yıllık tarihi ile destan yazıyor
Kaynak: (BOZULUS TÜRKMENLERİ:
Yorumlar