Yaşam

Kimsesiz mi kaldı?

Bu sene o ismin anma törenine katılım az...

Büyük usta Muharrem Ertaş aramızdan ayrılalı 39 yıl oldu. Soğuk bir kış günü, 3 Aralık 1984 tarihinde hayata gözlerini yumdu.Muharrem Ertaş, Neşet Usta’nın “Ben bugün ne biliyorsam babam Muharrem Ertaş’tan öğrendim.” dediği, A.B.D. ve Japonya’dan gelen müzikolog ve etnomüzikologların üzerine çalıştıklarını bildiğimiz, böyle bir sesin dünyada ender kişilerde olduğu yönünde raporlar sundukları kişidir.

Yoksul ve çileli hayatı içerisinde sadece ama sadece çalıp söyleyen, ömrü boyunca bilerek ya da bilmeyerek bir tek gönül bile kırmayan Muharrem Ertaş ölüm yıl dönümün de gerçekleştirilen bir anma programı ile anıldı. Kırşehir Belediyesi tarafından hazırlanan anma programına Kırşehir Belediye Başkanı Selahattin Ekicioğlu ve severleri katıldı. Ziyaretin kalabalık olmaması dikkat çekti. Kırşehir Gazeteciler Cemiyeti kurucu üyelerinden Gürsel Seçilmiş konuyla ilgili: ''Uzun zamandır geniş kapsamlı bir anma etkinliği düzenlenmedi. Ölüm yıldönümlerinde mezarı başında anma programları düzenleniyor, bir kısım ulusal televizyonlarımız programlar yapıyorlar ama en büyük ustaya yaraşır bir anma programı düzenlenmedi.'' dedi.

İlimiz Kırşehir'e emeklerinizi esirgemeyin ve büyük ustaya bir güzellikte siz yapın diyen Gürsel Seçilmiş: ''Basından takip edebildiğim kadarıyla güzel hizmetlerin altına imzanızı atma gayreti içerisindesiniz. Anadolu’nun ortasında Nazar Boncuğu gibi duran, Anadolu’nun Kültür Başkenti, Ozanlar, Evliyalar, Ahiler diyarı Şirin Kırşehir’imize hizmet etme arzu ve hevesinizi biliyoruz. Başarılı olacağınıza yürekten inanıyorum.'' dedi.

Ziyarette beklenen ilgilinin olmaması ile ilgili Kırşehir Gazeteciler Cemiyeti Kurucu üyelerinden  Gürsel Seçilmiş : ''Anma etkinliklerinde bulunması, katkı sağlaması, aktif olarak görev alması gerekenler var. Büyük ustanın dediği gibi “ Gönüm hep seni arıyo, neredesin sen”. Diyeceğimiz kişiler, kurumlar var. İlimiz Oda ve dernek başkanları ya da yöneticileri, siyasi partilerimizin temsilcileri, Asıl önemlisi ve en başta olması gereken, hatta en kalabalık şekilde orda bulunması gereken Halk Oyunları ve Halk Müziği dernekleri, saz çalıp türkü çığıran, eli çomak tutup davul çalan ne bileyim, Bozlak dinleyince yüreği sızlayan, oyun havasında içi kıpır kıpır olan herkes katkı sağlamalı.'' diyerek duygularını belirtti.