Ülke seçimle yatarken emekli kazanımı nasıl kaynatırım derdindeydi.
Seçilmişlerin tuzu kuruyken emekli kederliydi.
Asgari ücretli nasıl geçinirim derken seçilmişler havalıydı.
Ankara’nın atanmışları halka kibirli dururken seçmen sandık dedi.
Uzunca bir zamandır Türkiye gündemini meşgul eden belediye seçimlerinde geçen pazar kazananlar, kaybedenler belli olunca heyecan yerini derin bir sükûnete bıraktı.
Yılların yenilmeyen şampiyonu sandıkta çıkamamıştı.
Yirmi iki yılın lideri ikinci olmuştu.
Kolay değil şampiyon gezmekle ikinci olmak Ak partiye ağır geldi.
Seçmenin sandıkta ortaya koyduğu irade laik, seküler muhalefet kanadını sevindirdi, bunun yanında İslamcı muhafazakârı da üzdü.
Hiç şüphesiz bir aday, bir milletvekili asıl gücünü kendi kentinden, ilçesinden alır.
O güce sahip değilseniz topal ördek konumuna düşersiniz.
Kırşehir bunun örneğini iktidara gösterdi.
Seçimin kaybedeni Ak Parti Kırşehir seçmenler oldu.
Seçilmiş vekil atanmış aday Ankara’nın yolunu tuttu.
Olan Kırşehirli Ak parti taraftarlarına oldu.
Hiç lafı eğip bükmeye gerek yok.
Kaybın faturasını emekliye dar gelirliye çıkartılsa da.
Yenilginin asıl faturası Ak partinin kibrinde denmiyor.
Seçimi Tayyip Erdoğan ve etrafı kaybettirdi.
Daha sonra Ak Parti ve teşkilatları kaybettirdi.
Ak Parti’ye seçimi ‘kibir’ kaybettirdi.
Kibir yerel teşkilatlarda,
Kibir genel merkez Ankara’da
Kibir her yere sirayet etmişti.
Halkın hızla Ak Partiye kaybettiren diğer bir faktördü.
Kamu maliyesi israfa batmışken,
Devlet gücü kullanan herkes hazineyi çarçur harcarken,
Hayat pahalılığı altında ezilen emekliden sabır istemek
Kayba götüren önemli faktörlerdendi.
Bunlara ek olarak bu seçimde iktidar AK Parti’ye bir ders vermek niyetinde olan emekli maaşı mustaripleri ve geçim sıkıntısı mağdurları emaneten de olsa CHP’ye oy verdiler ki, CHP’li adayların kazanmalarında bunların da katkısı büyük oldu.
Bunun yanında CHP seçmeni örnek bir AK Parti, bir MHP seçmeni ile kıyaslandığında küsseler de kızsalar da partilerine oy vermemezlik eden az çıkar.
Bu seçimde de görüldü ki, CHP kendi partilisinden tamamına yakınından oy alırken milliyetçi ve muhafazakârlardan da oy aldı.
Yani bir kısım oylar CHP’ye emaneten verildi.
Kırşehirli seçmen aday ve Ak parti teşkilatına kızdığında oyunu CHP’li Selahattin başkandan yan kulandı.
On bir bin oy farkını cumhur ittifakı nasıl yedi.
Kısaca iktidar karşıtlarında moraller yükselirken, AK Partili muhafazakârlar da yirmi yılı aşkın bir süredir alışık oldukları iktidar konforunun sonuna mı, gelindi endişesine kapıldılar.
Her iktidarın bir ömrü var.
Cumhurbaşkanı Erdoğan Buraya kadarmış mı diyecek, yoksa yeninde diriliş mi diyecek, bunu ilerleyen günlerde göreceğiz.