KAZANANLAR..?, KAYBEDENLER..?, KAYBETTİRENLER..?

Efendim hepimizin malumu son 1 yılda kritik 3 seçimi geride bıraktık.

Biri 14 Mayıs 2023, diğeri 28 Mayıs 2023 Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi  Milletvekilliği seçimleri.Nihayeti ise 10 ay sonra 31 Mart 2024 Mahallî İdareler yani Belediye seçimleri.Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi seçimlerinde seçmen ilk defa Cumhur İttifakına sarı kart verdi.


17 seçim kazanan Akparti 18. seçiminde sandıktan ciddi uyarı aldı. Peki kim suçlu? Kim haklı? 


Öncelikle eşyanın tabiatına uygun şu prensipleri göz önünde tutarak genel kavramları yazalım.


▪️Hiç bir başarı tesadüfî değildir...


▪️Her başarısızlık kâder değildir...


▪️Eşyanın tabiatına göre hareket etmek başarıyı getirir.


▪️Bahane ve mazeret üreten tembeldir.


▪️İdareci olmak ayrı, yönetici olmak apayrı. Bir şekilde idareci olursunuz ama yönetici olamazsınız...


▪️Herkesin cenazesi, düğününe gidebiliyorsanız veya herkes sizi hüzün ve şenliğinde görmek istiyorsa toplumda karşılığınız var demektir.


▪️Siyaset yarıştır. Kazanan sadece o seçim döneminin başarılı siyasetçisidir. 


Birinci seçimde (14 Mayıs 2023) seçmen Cumhurbaşkanlığının mazbatasını ilk defa ilk turda vermedi. 


Bu uyarıyı Cumhur İttifakı Genel merkez teşkilatı ya es geçti, ya başkan Erdoğan' dan kılıfını uydurup sakladı yada amiyane tabirle anlamadı, anlamak istemedi.


Anlamadığı veya anlamak istemediği için de teşkilatları değiştirmedi. Güncellemedi.


Futbol takım oyunu değil mi..?? Siyasette ekip oyunu, takım oyunu, örgüt oyunu, teşkilat oyunu değil mi??


Her maça aynı kadro ile kim çıkmış..??


Teskilatlarda güncelleme, revizyon olmayınca başarısızlık 31 Mart Yerel seçimlerine illaki normalen yansıdı. 


İç hesaplar peşinde olan teşkilatlar kazanabilecek adayları dahi seçmedi. 


Bu sorun hem Akparti hemde MHP teşkilatlarında vardı.


Dolayısıyla CHP Ege, Akdeniz kıyılarından, İç Anadolunun Cumhur İttifakı illerini kalelerini süpürdü geçti.


Bu üç seçimde en önemli sorunlar baştan aşağı şöyle idi;


1. Genel Merkez Teşkilatı 
2. Anadolu Taşra Teşkilatları 
3. Halkta Karşılığı Olmayan Adaylar 


Bu üç maddeyi Cumhurbaşkanı ERDOĞAN zaten bizzat teyit etti. Ama nafile.


Göz göre göre seçim yenilgisi olur mu? Ülke 15 Temmuz yaşadı, Coranavirüs yaşadı, 11 ilde 6 Şubat depremi yaşadı.


Bunu teşkilatlar halka anlatamadı. Kimi yerlerde (İllerde) genel merkez benim adayım olacak otur oturduğun yerde deyip İl teşkilatlarını takmadı.


Kimi yerlerde İl teşkilatları kendine yakın güçsüz adayları aday gösterdi. 


Yetmedi halkta karşılığı olmayan il genel meclis üyeleri, belediye meclis üyeleri de eklenince 2x2= 4 edercesine Cumhur İttifakı ağır bir uyarı aldı.


Her seçim de olduğu gibi Cumhurbaşkanı ERDOĞAN hesabını soracağız dedi ama zamana yaydı. 


Seçimi kazananlar emanet oyu alan CHP, denge politikası uygulayıp iyi bir çıkış yakalayan Yeniden Refah Partisi idi.


Seçimi kaybedenler İyi Parti, Saadet Partisi, Gelecek Partisi, Deva Partisi, Demokrat Partilerdi.


Seçimde istatistik olarak ağır yara alan Akparti, Mhp idi.


Toplantılar, toplantılar, toplanmalar... İl başkanları, vekiller, adaylar suçu birbirinin üzerine atmayı marifet saydı.


Gerek tek parti döneminde ve gerekse çok partili döneminden daha da fazla iktidarda kalan Akparti de başarısızlığın sebebi 94 ruhunun kalmayışı idi.


Heyecan, plan program olmayışı idi. Çarşı pazar gezeriz ikide resim çekiniriz olur biter düşüncesi hakimdi.


Oysa muhalefet partileri işi çok sıkı ve ciddi tuttu. Heyecan vardı. Her mahallede mini miting yaptılar. 


Köy ve il muhtarları, STK başkanları, Oda başkanları ile ters düşmediler. 


Bu bağlamda Kırşehir' e değinir isek şöyle ki seçim nasıl kaybedildi?


1. 10 ay önce seçim kaybetmiş adayı kim tekrar aday gösterdi??
2. İlgili aday teşkilat ile ve aşireti ile diyaloğu nasıl dı??
3. İlgili adayın Billboardlarda toplumu etkileyen hangi projeleri vardı??
4. Cumhur İttifakı Kırşehir'de tam ittifak mıydı??
5. Kazanabilecek tecrübeli adaylar neden tercih edilmedi??
6. CHP Belediye başkanı EKİCİOĞLU ve partisinin en çok çekindiği aday ve adaylar kimdi??


Hasılı kelam küçük illerde Kırıkkale, Yozgat, Nevşehir, Kırşehir gibi yerlerde sevin sevmeyin kesinlikle kazanabileceğiniz adaylar ile yola çıkmanız gerekirdi.


Marifet seçimi kazanmak değil mi??


Olmuşa ölmüşe çare yok derler. Bu saatten sonra halkta karşılığı olan İl, İlçe başkanları dahi yetmez. 


Ekonomininde düzelmesi elzemdir. Yeni İl başkanı ve ekibi şehirde sevilen, sayılan, yıpranmamış kezâ her kesimden oy alabilecek, potansiyele sahip yeni yüzlerden oluşmalı.


Keza MHP nin de güçlenmesi gerekir. Oy oranı %15 veya minimum %10 olması gerekir.


Aksi halde tüm yük oransal, istatistiksel olarak Akparti ye binmektedir. 


Selam vesselam...