Yaşadığımız, yaşayacağımız olaylar. Maalesef Ahirzamanın yani dünyanın son zamanının, "nasıl yaşarsanız öyle ölürsünüz" Maalesef insanlar her şeyi biliyor yâda bildiğini sanıyor. Yaşantı teknoloji ile beraber kolaylaşmış, insanlar birbirine yaklaşacağı yerde, birbirinden kopmuş; bencil, egosu tavan yapmış, hâşâ kendini, sınırlarını aşar olmuş. Nerden geldim, nereye gidiyor umu unutmuş. Ben buyum tavrıyla nefisleri putlaştırmış vaziyete gelmiş. Bu insanın genel yapısı ve inanışı gereği, yaşadığı toplum ve inandığı değerlere göre farklılık gösterebilir. Biz Müslümanlara ne oluyor? Bizde mi? İki dünyalı olduğumuzu unuttuk. Buranın Ahretin tarlası olduğunu unuttuk. Müslümanlar bu dünyanın ulaştığı nimetlerden en çok yararlanması gerekirken, birbirine düşmüş, dünyanın sefaletini çeker duruma düşmüşler. Bundan kurtulmak için Kur'ân'ın emrine Peygamberin Sünnetine neden yapışmayız. Dünya 1400 yıl öncesi peygamber efendimizin veda hutbesindeki değerlere daha yeni ulaşmışken, neden? neden? neden? İslam ülkeleri bu halde... Birazcık düşünüp kendimize gelsek, bir silkelensek, üzerimizdeki uyuşukluğu atsak, "ilim Çin'de de olsa alın" diyen yüksek görüş ve düşünceye kendimizi rapt etsek. Müslümanların düşünme zamanı geldi de geçiyor. Bir ve beraber olma zamanı...
***
Meşhur mu oldum sanırlar
Akan su kir tutmaz derler
Her türlü naneyi yerler
Kendilerini bilirler
Meşhur mu oldum sanırlar
İşler tıkırında gider
Arka arkaya dizerler
Burnu havada gezerler
Meşhur mu oldum sanırlar
İşleri yolunda ise
Keyfi tıkırında ise
Saygı sevgi görüyorsa
Meşhur mu oldum sanırlar
Ben biliyorum diyorsa
Kendi akıllıda olsa
Havalara giriyorsa
Meşhur mu oldum sanırlar
Hayatı ona gülse…
Kaybettiğini bilse…
Çıktığı yolda ölse…
Meşhur mu oldum sanırlar
Şahin dünya fani derler
Ahreti hep bilirler
Sonu ölüm hep giderler
Meşhur mu oldum sanırlar