Kırşehir'in komşusu Hacıbektaş, eski bir geleneği yeniden hayata geçirerek dikkatleri üzerine çekiyor. Yıllar sonra tekrar canlandırılan ve Kırşehirli vatandaşların da ilgisini çeken Saya Oyunu, Anadolu kültürünün unutulmaz parçalarından birini gün yüzüne çıkarıyor. Saya Oyunu, Karaburna köyünde Saray Organizasyonun katkılarıyla yeniden sahnelenmeye başladı. Geçmişte yılda en az üç kez oynanan bu geleneksel oyun, köylerde büyük bir sevgiyle karşılanırdı. 1980 ve 1990'lı yıllarda, köylerde sıklıkla oynanan Saya Oyunu, özellikle gece saatlerinde evlere sürpriz ziyaretlerle canlandırılır, köy sakinlerini bir araya getirirdi. "Saya gelmiş" haberinin yayılmasıyla herkes, bu tarih kokan oyunun evine gelmesini sabırsızlıkla beklerdi. Oyun, köse ve taze köse, ihtiyar, tilki lakaplı oyuncu, ara bulucu, heybeli, geli, kaynana gibi çeşitli karakterlerden oluşur. Bu karakterler, oyunun can alıcı parçalarıdır ve her biri, köy hayatının farklı yönlerini temsil eder. Saya Oyunu, sadece eğlence amacı gütmekle kalmaz, aynı zamanda topluluk içinde birlik, dayanışma ve sosyal ilişkilerin pekiştirilmesine katkıda bulunur. Küçük çocuklar bu oyunu pek sevmese de, gelenek ve kültürün yaşatılması, Anadolu toplumunda büyük bir öneme sahiptir.
MANİLER SÖYLENİR
“Saya, Saya Sallı Beye…. Dört Ayağı Nallı Deve…. Sayacı Geldi Gördün mü?... Selam Verdim Aldın mı? hediye mi Hazırladın mı?....” diye bağıran saya başı hanelere yaklaşmadan önce bu şekilde bağırır. Bu sözleri duyan hane sahipleri ise hemen oyunu kuran gençlere evlerinde gönüllerinden kopan erzak, para vs. ne varsa hemen getirir ve heybecinin torbasına döker.
GECE EĞLENE YAPILIR
Saya oyunu boyunca toplanan para veya erzaklar daha sonra oyuncular tarafından sayılır ve günün akşamında kendilerine bu erzak ve paralar ile güzel bir ziyafet çekerler. Taki bir sonra ki oyuna kadar…
GÖZYAŞLARI DÖKÜLDÜ
Karaburna köyünde sergilenen bu muhteşem kültürel oyun vatandaşları bir hayli memnun etti. Kimi yaşlılar bu oyunu izleyerek geçmişi yad edip göz yaşlarına hakim olamadı.
Oyun hakkında düşüncelerini dile getiren Karaburna halkı, “Bu geleneği dirilterek yaşatmaya çalışan Ali Saray'a ve tüm "saya" ekibine, bize yardımcı olan Ersen Özcan'a, misafirperverlikleri için tüm köy halkına ve beni bu sıra dışı geleneği izlemeye ve belgelemeye götüren sevgili kardeşim Yücel Özdemir'e çok çok teşekkür ediyoruz” dediler.
