BAŞKAN HALKIN İÇİNDE OLAN 

Dünyanın her ülkesinde olduğu gibi bizde de gerek ülkeyi yönetenlerin gerekse de yerel yöneticilerin hizmetleri önem taşır…

Vatandaş laf kalabalığına pek aldırmaz.

Adil adaletli hak hukuk ölçüsünde verilen hizmete bakıyor.

Seçmeniyle şehriyle yaşayan halkıyla muhabbetine kıymet veriyor.

Vatandaş için huzurlu ve mutlu bir yaşamı varsa aldığı maaşla gül gibi geçinebiliyorsa işte hizmet budur der…

Kırşehir’de Yarım asrı geride bıraktık.

Allah’ın verdiği ömür süre içerisinde ilimizde o kadar çok yönetimler ve yerel yöneticiler gördük ki, saymaya kalksak sayfamız yetmez…

Onlarca belediye başkanı ve yüzlerce belediye başkan yardımcıları ve encümenleri bildik gördük.

Bugün say deseniz aklınızda kaç tanesi kaldı.

Bir döneme damgasını vuran kaç seçilmiş sayarsınız.

Kırşehir’de yaşayanlar yaşı altmışın üzerinde olanlara sorun kaçını hatırlıyor.

Bu seçilmişlerin kaçı Kırşehir’de ikamet ediyor.

Seçilmiş başkanlardan hangisini Kırşehir caddelerinde, sokaklarında, meydanlarda halkın içinde görüyorsunuz.

Seçilene kadar halktan olanlar seçilince neden durmazlar.

Tüm yaşantımızda şunu anladık ki, vatandaş hangi siyasetçi olursa olsun hangi yerel yöneticinin kim olduğuna bakmaz kendisine yapılan hizmeti bilir desek de.

Hizmetten çok kendisin verilen değere sahipleniyor.

İnsan hoş görüye saygıya ihtiyaç duyuyor.

Hizmet seçilmişin işi diyor.

Halk onu niye seçiyor hizmet için hizmet etmek seçilmişlerin görevi diyen halk başkanlarda seçilmişleri acı, tatlı gününde yanında görmek istiyor.

Seçilmiş başkan halkın içinde halkın yanında olanlara saygı duyuyor.

Yani içinde çok rakamsal bir konuşma ya da ödüllerle dolu bir yaşam hikâyesine aldırmıyor.

Onun aklının erdiği mesele kendisine ne yapıldığıdır.

Gerisine gözü kör kulağı sağırdır…

Benim gibi sizlerde basına görüyorsunuz bazı yerel yöneticilerin ne kadar ödül aldığı hatta falanca kişi ödüle doymuyor türünden de haberler çıkar.

Bendeniz bu haberlere sadece tatlı bir tebessüm eder geçerim.

Çünkü ben şuna inanırım.

Ödül; alanı ilgilendirir.

Bana bir faydası var mı?..

Demek isteriz ki, vatandaşlar kendisine yapılan hizmeti bilir.

Eğer o yerel yönetici hakikaten halkına güzel hizmetler vermişse o da bunun karşılığını alır.

Vatandaş, kapısında ki çöpü, musluğundan suyu akarsa, elektrik düğmesine bastığında lambası yanıyorsa, gidecek yolu, yürüyecek kaldırımı varsa, kaldırımlarda araçlar park etmiyorsa, kaldırımda yürürken üzerine su fışkırmıyorsa işte hizmet bu der.

Parkları bakımsızlıktan dökülüyorsa.

Caddeleri işgal edilmiş işyerine tahsis edilmişse.

Çöplerin kokusu etrafı rahatsız ediyorsa.

Dilenciler ve sayar satıcılara belediye elbirliğindeyse.

Her gün şehrin imardan çıkar uğuruna oynanıyorsa.

Belediyede ahbap, çavuş ilişkisi devam ediyorsa.

Güçlü olanların sözü geçiyorsa.

Zayıf olanların dayısı yoksa.

Belediye kapısında bugün git yârin gel deniyorsa.

Belediye içerisinde Partilerin hükmü sürüyorsa.

İnsan Gözüyle gördüklerine ve yaşadıklarıyla etiklerine inanır…