BANDIRMA VAPURU

Osmanlı İmparatorluğunun parçalanarak tarihten silinmesini hedefleyen Emperyalist güçler birleşerek Boğazlar’dan geçip İstanbul’u işkal etmek için Dünyanın en büyük savaş Gemileri ile geldikleri Çanakkale de Deniz ve kara Savaşında Kahraman ecdadımızın sert direnişi ile karşılaşınca gemileri ile birlikte boğazın serin sularına gömülerek hevesleri kursaklarında kalan güçler Sevr Antlaşması ile İngilizler İstanbul’u İtalyanlar ve Fransızlar Güney ve Güneydoğu illerimizi Avrupa’nın maşası Yunanistan Ege ve İç Anadolu illerimizi işgal ederken doğuda Ermeni isyanı ile Anadolu tamamen parçalanarak Orduları terhis edilmiş durumda iken Payitaht İstanbul da ki İşkal Kuvvetlerinin Dolmabahçe önlerine demirledikleri gemilerin arasından geçerken Mustafa Kemal yeni bir dirilişin sloganı olan geldikleri gibi gidecekler diye o tarihi sözü söyleyerek bağımsızlık mücadelesinin fitilini ta o gün ateşlemişti.

Sultan Vahdettin in Yaveri olan Mustafa Kemal İngilizleri ikna ederek Karadeniz bölgesi ve Anadolu da ki isyanları bastırmak için Ordu Müfettişi olarak yanında güçlü bir kadro ile donanmanın en iyi gemilerinden Bandırma vapuru ile İstanbul boğazından Karadeniz’e hareket eden o tarihi gemi bir Milletin kaderini değiştirecek Cumhuriyetin kurucusu Mustafa Kemal ve arkadaşlarını taşıyordu.

Samsun, Amasya, Erzurum , Sivas ‘daki kongreler ile Kayseri den Hareket Eden Mustafa Kemal ve arkadaşları Hacıbektaş ve Mucur’dan sonra 24 Aralık 1919 da Kırşehir e Gelen Mustafa Kemal i Kırşehir halkı Gölhisar da karşılayarak Atlı Suvarilerin kılıç kalkan ve cirit oyunları eşliğinde çoşkulu bir şekilde Kılıççı Köprüsü ve Yenice Mahalleden şehre girince adeta sokaklar insan seli akıyor. Kapıcı Camiinin önünde Şehrin İdarecilerinin tamamının hazır bulundukları karşılama merasiminde Prof. Dr. Erol Güngör’ün Hocası olan Mütefekkir Lütfi İkizin Babası Alim ve Din Adamı Bekdikli Ethem Efendi tarafından kurbanlar kesilerek dualar ile Karşılanan Mustafa Kemali bir gece misafir edip Kaman üzerinden Ankara ya yolcu eden Kırşehir halkı tam desteklerini ve candan bağlılıklarını gösterip Atatürk ün yanında yer alıp İstiklal harbine katılarak Ülkemizin kurtuluşunda Cumhuriyetin kuruluşunda verdikleri Şehit ve Gazileri ile şanlı tarihimizde yerini almıştır.

MUSTAFAM

Öfkelenip çizmesini giyerek ,

Önündeki engelleri eğerek,

Geldikleri gibi gider, diyerek,

Kükreyip onlara baktı Mustafa’m.

Tarihte bir sayfa açtınız yeni,

Anadolu dört gözle bekliyor seni,

İstanbul’dan demir aldı o gemi,

Boğazın sularına aktı Mustafa’m

Karadeniz azgın dalga sis duman,

Samsun halkı ile dolmuştu liman,

Ayak bastı o beklenen kumandan,

On dokuz Mayıs’ta çıktı Mustafa’m.

Samsun’dan başladı çığır açıldı,

İzlenecek yollar orda seçildi,

Amasya’da hepsi zapta geçildi,

Yapılacak işin çoktu Mustafa’m.

Almışlardı kongreler kararı,

İlki Erzurum’da dadaş diyarı,

Ok yaydan çıktı durulmaz gayrı,

Orda rütbesini söktü Mustafa’m.

İkinci kongre Sivas’ta oldu,

Sokaklara bütün insanlar doldu,

Padişah “dön” diye bir ferman saldı,

O fermanı yırtıp yaktı Mustafa’m.

Tahsillisi, cahili ve ümmisi,

Toplandılar Alevisi, Sünnisi,

Mucur, Hacıbektaş, tüm havalisi,

Kayseri yoluna çıktı Mustafa’m.

Kırşehir hep yolunuzu gözledi,

Paşasını ta gönülden özledi,

Süvariler Gölhisar’dan izledi,

Hasretle bekleyen çoktu Mustafa’m.

Ankara’ya geçip gittin Kaman’dan,

Halkın tüm arkanda büyük kumandan,

Ankara kucak açtı gönülden, candan,

Seymenler meşale yaktı Mustafa’m.

İbrahim der Ankara’dır merkezi,

Türkü, Kürdü ile Lazı, Çerkezi,

Toplayınca etrafında herkesi,

Kurtuluş savaşı açtı Mustafa’m.